sadık ~ صادق
Kamus-u Fransevi - sadık ~ صادق maddesi. Sayfa: 745 - Sira: 15

Qu'est-ce que sadık صادق , le sens du mot صادق. A propos صادق turque. Dictionnaire de langue ottomane
صادق fransızca ne demek, صادق anlamı, manası, fransızca osmanlıca sözlük
صادق ماذا تقصد الفرنسية صادق وسائل الفرنسية صادق معنى الفرنسي، قاموس العربية الفرنسية
sadık ~ صادق güncel sözlüklerde anlamı:
sâdık ::: (a. s. sıdk'dan. c. : asdika) : 1) doğru, gerçek, (bkz. : sahîh). 2) sadâkati, içten bağlılığı olan. (bkz. : vefâ-kâr).
sâdık-ül-kavl ::: doğru sözlü, (bkz. : râst-gû, sâ-dık-ül-kelâm).
sâdık-ül-kelâm ::: doğru söyliyen. (bkz. : râst-gû, sâdık-ül-kavl).
sâdık-ül-va'd ::: va'dinde, sözünde duran. 3) i. erkek adı.
SaDIK ::: Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:
Ey mü'minler! Allahü teâlâdan korkun ve dâimâ her zaman sâdıklar ile birlikte bulunun. (Tevbe sûresi: 120)
2. Doğru, yalan ve uydurma olmayan. Doğru sözlü, sözünde duran.
Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:
"Bu (Allahü teâlânın Cennet'te cemâlini göstereceği) zaman sâdıka sıdkının fayda vereceği zamandır. (Mâide sûresi: 119)
Sâdık dost ve hâlis kimyâ,
Az bulunur, hiç arama.
(İmâm-ı Şâfiî)
Sâdık dost, arkadaşının hüzün ve sevinçte ortağı olandır. (İmâm-ı Şâfiî)
Sâdık öyle kimsedir ki, dili hak söz konuşur ve sevâb kazandıracak laf söyler. Sâdık, Allahü teâlânın kılıcıdır. Kılıca karşı kim durabilir. Kılıca karşı duran iki parça olur. (Zünnûn-i Mısrî)
Sâdık kul, amel etmeden, hâlis kul amel edince, amelin tadını alır. (Ebû Türâb Nahşebî)
Sadık :::
- Doğru, gerçek.
- Dostluğu ve bağlılığı içten olan, sadakatli
Örnek: Birisi onu alsa, en sadık kadın olacak, en güzel yemekleri pişirecekmiş. Ç. Altan - İçten bağlı, doğru, gerçek dost.
sâdık ::: doğru , bağlı , dürüst , yürekten bağlı olan
sâdık ::: yürekten bağlı olan
sâdık ::: doğru
sadık ::: bağlı, doğru, gerçek