eda ~ ادا
Hazine-i Lûgat - eda ~ ادا maddesi. Sayfa: 16 - Sira: 11
Qu'est-ce que eda ادا , le sens du mot ادا. A propos ادا turque. Dictionnaire de langue ottomane
ادا fransızca ne demek, ادا anlamı, manası, fransızca osmanlıca sözlük
ادا ماذا تقصد الفرنسية ادا وسائل الفرنسية ادا معنى الفرنسي، قاموس العربية الفرنسية
eda ~ ادا güncel sözlüklerde anlamı:
"); edâ' ::: (a. i.) : 1) borç veya borç gibi olan herhangi bir şeyi ödeme; yerine getirme.
edâ-yi deyn ::: borç ödeme.
edâ-yi i'tizâr ::: özür dileme edası.
edâ-yi salât ::: namazı vaktinde kılma, (bkz. : kazâ-yi salât). 2) ed. tarz, ifâde, üslûp, şîve, ton. 3) naz, cilve, (bkz. : işve). 4) kurum, caka, münasebetsiz tavır. 5) kadın adı.
edâ ::: yapma, ödeme, davranış, anlatım yolu.
EDa ::: Allahü teâlânın sana farz kıldıklarını edâ et, insanların en âbidi (ibâdet edeni) olursun. Allahü teâlânın haram kıldığı şeylerden sakın, insanların en zâhidi, dünyâya rağbet etmiyeni olursun. Allahü teâlânın verdiği rızka râzı ol, insanların en zengini olursun. (Hadîs-i şerîf-Hadîka, Künûz-ül-Hakâyık)
Edâ niyyeti ile kılınan bir namaz, vakti girmeden kılınmış ise, nâfile olur. Vakti çıktıktan sonra kılınmış ise, kazâ olur. "Bugünün öğle namazını edâ etmeye" diye niyet eden kimse, vakit çıkmış ise, öğleyi kazâ etmiş olur. Öğle vakti çıktı sanarak, bugünkü öğleyi kazâ etme niyeti ile kılınca, vakit çıkmadığı anlaşılınca, öğleyi edâ etmiş olur. (İbn-i Âbidîn)
Eda ::: Söz ve yazıdaki ifade şekli, uslup tarzı, anlatış yolu. Belagatçılar bunun hakikat, mecaz, kinaye olmak üzere üç türlü olduğunu söylerler.
edâ ::: ödeme , yapma , üslup , yerine getirme , verme , tarz
edâ ::: ödeme
edâ ::: yapma
edâ ::: yerine getirme
edâ ::: tarz
edâ ::: tavır
edâ ::: çalım
Eda ::: Edim; borçlanılan şey; borcun konusu
Eda ::: Edim; borçlanılan şey; borcun konusu
eda ::: davranış, hava, işve, naz, şive, tavır
eda :::