Çağdaş Sözlük

sakat ~ ساقط

Hazine-i Lûgat - sakat ~ ساقط maddesi. Sayfa: 262 - Sira: 5

Qu'est-ce que sakat ساقط , le sens du mot ساقط. A propos ساقط turque. Dictionnaire de langue ottomane

ساقط fransızca ne demek, ساقط anlamı, manası, fransızca osmanlıca sözlük

ساقط ماذا تقصد الفرنسية ساقط وسائل الفرنسية ساقط معنى الفرنسي، قاموس العربية الفرنسية

sakat ~ ساقط güncel sözlüklerde anlamı:

SAKAT ::: Bir tarafı bozuk, eksik veya asla bir işe yaramaz olan. * Yanlışlık (yazıda veya sözde).

sakat ::: (a. s.) : 1) bir şeyin düşük ve işe yaramaz kısmı. 2) fena ve faydasız şey. 3) yanlış. 4) bir tarafı hasta veya eksik olan. (bkz : alil). 5) bozuk, yanlış.

sakıt ::: (a. s. sukut'dan) : 1) düşen, düşücü, düşmüş. 2) hüküm ve itibardan düşmüş, hükümsüz. 3) düşük, vakitsiz rahimden düşen çocuk, [müen. : "sakıta"]

Sakat :::


  1. Vücudunda hasta veya eksik bir yanı olan, engelli, özürlü
    Örnek: Ben gördüğünüz gibi bir sakat askerim, malul. Y. K. Karaosmanoğlu

  2. Bozuk veya eksik.

sâkıt ::: düşük , düşen , düşük cenin

sakat ::: bir tarafı bozuk , eksik veya asla bir işe yaramaz olan , yanlışlık (yazıda veya sözde)

sâkıt ::: ‬düşük

sâkıt ::: düşük cenin

sâkıt ::: düşen

sakat ::: (a. s.) 1) bir şeyin düşük ve işe yaramaz kısmı. 2) fena ve faydasız şey. 3) yanlış. 4) bir tarafı hasta veya eksik olan. (bkz : alil). 5) bozuk, yanlış.

sakıt ::: (a. s. sukut'dan) 1) düşen, düşücü, düşmüş. 2) hüküm ve itibardan düşmüş, hükümsüz. 3) düşük, vakitsiz rahimden düşen çocuk, [müen. :

sakat ::: çürük, eksik, sakat, şikest, yarım

SAKAT :::

Bir tarafı bozuk, eksik veya asla bir işe yaramaz olan. * Yanlışlık (yazıda veya sözde