Çağdaş Sözlük

kaba ~ قابه

Hazine-i Lûgat - kaba ~ قابه maddesi. Sayfa: 348 - Sira: 17

Qu'est-ce que kaba قابه , le sens du mot قابه. A propos قابه turque. Dictionnaire de langue ottomane

قابه fransızca ne demek, قابه anlamı, manası, fransızca osmanlıca sözlük

قابه ماذا تقصد الفرنسية قابه وسائل الفرنسية قابه معنى الفرنسي، قاموس العربية الفرنسية

kaba ~ قابه güncel sözlüklerde anlamı:

Kaba :::


  1. Özensiz, gelişigüzel yapılmış, zevksiz, sakil, ince karşıtı
    Örnek: Cebinden kaba fil dişi saplı bir de çakı çıkardı. Ö. Seyfettin

  2. Taneleri iri.

  3. Terbiyesiz, görgüsü kıt, nezaketsiz (kimse)
    Örnek: Kaba, hantal, şivesiz, bir sürü adamlar kafesinin önüne toplanırlar. R. H. Karay

  4. Hafif olduğu hâlde kalın veya hacimli
    Örnek: Kaba bir yün döşekle temiz bir şilte, yastık yorgan buldum. H. R. Gürpınar

  5. Kuyruk sokumunun her iki yanındaki şişkin yer.

  6. Terbiyeye, inceliğe aykırı, çirkin, kötü
    Örnek: Çocuklardan biri ağzından çok fena, çok kaba bir şey kaçırdı. O. C. Kaygılı

kabâ ::: cübbe

kabâ ::: ‬cübbe

kabâ ::: aba

kaba ::: abullabut, çirkin, ham, hantal, kabak, kalas, kötü, köylü, nadan, yoğun, yoz