Çağdaş Sözlük

yemek ~ یمك

Hazine-i Lûgat - yemek ~ یمك maddesi. Sayfa: 510 - Sira: 29

Qu'est-ce que yemek یمك , le sens du mot یمك. A propos یمك turque. Dictionnaire de langue ottomane

یمك fransızca ne demek, یمك anlamı, manası, fransızca osmanlıca sözlük

یمك ماذا تقصد الفرنسية یمك وسائل الفرنسية یمك معنى الفرنسي، قاموس العربية الفرنسية

yemek ~ یمك güncel sözlüklerde anlamı:

Yemek :::


  1. yeme, karın doyurma işi
    Örnek: Yemekten sonra gocuğuna sarar yatırırdı beni. N. Cumalı

  2. Yenmek için pişirilip hazırlanmış yiyecek, aş, taam.

  3. Günün belli saatlerinde yenilen besin
    Örnek: Yemek ya kahvaltıda ya da yemekte yenir. Arada bir şey yenmez. H. Taner

  4. Konuklara yiyecek verilerek yapılan ağırlama
    Örnek: Pek protokolcü olduğu için yemek sessiz geçiyordu. F. R. Atay

  5. Ağızda çiğneyerek yutmak
    Örnek: Adam o kadar çabuk yiyor ki, hizmetçi ekmek yetiştiremiyor. B. Felek

  6. Aşındırmak, kemirmek, oymak, delmek
    Örnek: Necla onun böyle kendinden geçercesine çalıştığını gördükçe üzüntüden tırnaklarını yiyor. H. Taner

  7. Isırmak.

  8. Batmak, çizmek, kaşındırmak, dalamak.

  9. Hoşa gitmeyen kötü bir duruma uğramak, tutulmak
    Örnek: Kendini topladı ama, fena yerinden gagayı yedi sanırım... M. Ş. Esendal

  10. Hakkı olmayan ve kendisine yasak edilmiş bulunan bir şeyi kabul etmek.

  11. Harcamak, tüketmek, bitirmek
    Örnek: Mirası sen yedin, zahmeti ben çekiyorum, diye latife ediyordu. M. Ş. Esendal

  12. Yasal yoldan cezalandırılmak.

  13. Yemek yeme, karın doyurma işi

yemek ::: aş, batmak, çizmek, dalamak, delmek, ekmek, harcamak, ısırmak, kemirmek, lokma, mahvet
mek, oymak, taam, tüketmek