Çağdaş Sözlük

i'caz ~ اعجاز

Hazine-i Lûgat - i'caz ~ اعجاز maddesi. Sayfa: 47 - Sira: 16

Qu'est-ce que i'caz اعجاز , le sens du mot اعجاز. A propos اعجاز turque. Dictionnaire de langue ottomane

اعجاز fransızca ne demek, اعجاز anlamı, manası, fransızca osmanlıca sözlük

اعجاز ماذا تقصد الفرنسية اعجاز وسائل الفرنسية اعجاز معنى الفرنسي، قاموس العربية الفرنسية

i'caz ~ اعجاز güncel sözlüklerde anlamı:

i'CAZ ::: Âciz bırakmak. Acze düşürmek, şaşırtmak. * Edb: Mu'cize derecesinde düzgün ve icazlı söz söylemek. Benzerini yapmada herkesi acze düşürmek. Güzel söz söylemekte insanların muktedir olmadıkları derece. * Mu'cizelik olan şey.(Kur'an 1350 senedir bütün hakaikını kâinat çarşısında açıp teşhir ettiği halde herkes, her millet, her memleket onun cevahirinden, hakaikından almıştır ve alıyorlar. Halbuki, ne o ülfet, ne o mebzuliyet, ne o mürur-u zaman, ne o büyük tahavvülâtlar onun kıymettar hakaikına, onun güzel üslublarına halel vermemiş, ihtiyarlatmamış, kurutmamış, hüsnünü söndürmemiş; şu hâl tek başı ile bir i'câzdır. M.)

i'câz ::: (a. i. c. : i'câzât) : 1) âciz bırakma, acze düşürme. 2) şaşırtma. 3) ed mucize sayılacak kadar düzgün söyleme. 4) bir benzerini yapmada herkesi acze düşürme. : Hadd-i i'câz, derece-i i'câz : güzel söylemenin son haddi.

i'CaZ ::: Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmin i'câzıyla ilgili olarak meâlen buyurdu ki: (Ey Resûlüm!) De ki: Yemîn ederim bu Kur'ân'ın benzerini meydana getirmek için insanlar ve cinler bir araya gelseler, birbirine destek olsalar da yine benzerini getiremezler. (İsrâ sûresi: 88) (Muhammed bin Hamza)

i'CaZ ::: Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmin i'câzıyla ilgili olarak meâlen buyurdu ki: (Ey Resûlüm!) De ki: Yemîn ederim bu Kur'ân'ın benzerini meydana getirmek için insanlar ve cinler bir araya gelseler, birbirine destek olsalar da yine benzerini getiremezler. (İsrâ sûresi: 88) (Muhammed bin Hamza)

i'câz ::: aciz bırakma , şaşırtma

i’câz ::: ‬âciz bırakma

i’câz ::: şaşırtma

i'câz ::: (a. i. c. : i'câzât) 1) âciz bırakma, acze düşürme. 2) şaşırtma. 3) ed mucize sayılacak kadar düzgün söyleme. 4) bir benzerini yapmada herkesi acze düşürme. : Hadd-i i'câz, derece-i i'câz : güzel söylemenin son haddi.

İ'CAZ :::

Âciz bırakmak. Acze düşürmek, şaşırtmak. * Edb: Mu'cize derecesinde düzgün ve icazlı söz söylemek. Benzerini yapmada herkesi acze düşürmek. Güzel söz söylemekte insanların muktedir olmadıkları derece. * Mu'cizelik olan şey.(Kur'an 1350 senedir bütün hakaikını kâinat çarşısında açıp teşhir ettiği halde herkes, her millet, her memleket onun cevahirinden, hakaikından almıştır ve alıyorlar. Halbuki, ne o ülfet, ne o mebzuliyet, ne o mürur-u zaman, ne o büyük tahavvülâtlar onun kıymettar hakaikına, onun güzel ü