has ~ حس
Hazine-i Lûgat - has ~ حس maddesi. Sayfa: 198 - Sira: 17

Qu'est-ce que has حس , le sens du mot حس. A propos حس turque. Dictionnaire de langue ottomane
حس fransızca ne demek, حس anlamı, manası, fransızca osmanlıca sözlük
حس ماذا تقصد الفرنسية حس وسائل الفرنسية حس معنى الفرنسي، قاموس العربية الفرنسية
has ~ حس güncel sözlüklerde anlamı:
hass ::: (a. i.) : birini, bir işe teşvîk etme, kandırıp ayartma.
hass ü iğrâ' ::: teşvik ve kışkırtma.
hass ::: (a. s.) : 1) alçak, âdî. 2) i. marul.
hiss ::: (a. i. c. : ahsâs) : duyma kuvveti, duygu.
hiss-i selîm ::: sağduyu, fr. bon sens.
hiss kabl-el-vuku', hiss-i mukaddem ::: vukuundan önce hissetme, * önsezi, fr. pressentiment.
hâs ::: özel.
Has :::
- Özgü, öze, mahsus
- Katışıksız, en iyi cinsten, saf.
- Hükümdara özgü olan.
- İyi nitelikleri kendinde toplamış olan (kimse).
- Başmaklık.
- Yıllık geliri 100.000 akçeyi aşan dirlik.
- Osmanlı İmparatorluğu toprak düzeninde yıllık geliri yüz bin akçeden çok olan topraklardan alınan vergi.
hâs ::: özel , hususi , özgü , has , çöp
his ::: duygu , bk. hiss
hiss ::: duygu , duymak
hâs ::: özgü
hâs ::: has
hâs ::: saf
hâs ::: özel
has ::: çöp
hiss ::: duygu
has ::: (f. i.) ot kırıntısı, çörçöp. Hâr ü has : çalı çırpı.
hâs ::: (f. i.) 1) kırıntı, döküntü, süprüntü. (bkz. : hâşâk). 2) şiddet, kızgınlık.
Has ::: Sıkıştırmadan bir yerin içine alma; hareketten menetme; etrafını çevirme; vakfetme
Has ::: Sıkıştırmadan bir yerin içine alma; hareketten menetme; etrafını çevirme; vakfetme
has ::: mahsus, özgü, saf
has :::